Kanal 7, Kurtlar Vadisi'nin ilk bölümlerini yayınlamaya başlayınca, bana da dizinin tarihi gelişimini izleyip, şaşırmak kaldı. 6 yılda dizide neler olmuş, neler...
- Memati ilk bölümlerde kravat takıyormuş.
- Bizim "Adanalı" komiser Oktay Kaynarca, Karadenizli baba Çakır'mış.
- Abdülhey, cenazede çay dağıtan bir hizmetliymiş.
- "Aşk-ı Memnu"nun Adnan Bey'i Selçuk Yöntem, o zamanlar henüz Bihter'e tutulmadığı için "Arslan Bey" namıyla Polat'a talimatlar verirmiş.
- Ya şimdilerde azılı suçluların peşinde koşan komiser Rıza Baba'nın "Baron"luğuna ne demeli?
- Polat Alemdar, şimdilerde has adamı olarak gördüğü Deve Tuncay'ı her fırsatta azarlayıp, "kafasına sıkmakla" tehdit edermiş.
- Polat ile Memati şoför kullanmazmış. (Şimdilerde Memati'nin otomobilini "Ştandart Kazım", Polat'ın aracını ise Abdülhey sürüyor)
- Sokak çatışmalarında 300 mermi sıkılır ama kurşunlar otomobillerden birine bile isabet etmezmiş.
- Siyahların adamı Polat, beyaz renkli keten takım elbise bile giyermiş.
- Polat, hayatına Elif Eylül'den başkasının girmeyeceğine dair kendi kendine yemin etmiş. Demek ki o zamanlar Hatice'nin böyle neticeleneceğini bilememiş!
kaynak : Sabah/Yüksel Aytuğ
- Memati ilk bölümlerde kravat takıyormuş.
- Bizim "Adanalı" komiser Oktay Kaynarca, Karadenizli baba Çakır'mış.
- Abdülhey, cenazede çay dağıtan bir hizmetliymiş.
- "Aşk-ı Memnu"nun Adnan Bey'i Selçuk Yöntem, o zamanlar henüz Bihter'e tutulmadığı için "Arslan Bey" namıyla Polat'a talimatlar verirmiş.
- Ya şimdilerde azılı suçluların peşinde koşan komiser Rıza Baba'nın "Baron"luğuna ne demeli?
- Polat Alemdar, şimdilerde has adamı olarak gördüğü Deve Tuncay'ı her fırsatta azarlayıp, "kafasına sıkmakla" tehdit edermiş.
- Polat ile Memati şoför kullanmazmış. (Şimdilerde Memati'nin otomobilini "Ştandart Kazım", Polat'ın aracını ise Abdülhey sürüyor)
- Sokak çatışmalarında 300 mermi sıkılır ama kurşunlar otomobillerden birine bile isabet etmezmiş.
- Siyahların adamı Polat, beyaz renkli keten takım elbise bile giyermiş.
- Polat, hayatına Elif Eylül'den başkasının girmeyeceğine dair kendi kendine yemin etmiş. Demek ki o zamanlar Hatice'nin böyle neticeleneceğini bilememiş!
kaynak : Sabah/Yüksel Aytuğ